Vicdan ve Adalet Nöbeti'ndeki aileler 19 Nisan 2013 tarihinde Esenyurt Davası'na ilişkin basın bülteni yayınladılar. Bültenin tam metni aşağıdadır:
Vicdan ve Adalet Nöbeti Basın Bülteni – 19 Nisan 2013
Esenyurt Marmarapark AVM Çadır Yangını Davasında 6. Duruşma Görüldü
İstanbul Esenyurt’ta 11 Mart 2012 tarihinde Marmarapark AVM inşaatında çıkan yangında 11 işçinin hayatını kaybetmesiyle ilgili davanın 6. duruşması bugün Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesinde yangında hayatını kaybeden işçilerin aileleri adliye önünde bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını aileler adına Barış Kıyak’ın kardeşi Damla Kıyak okudu.
6. duruşma, ailelerin avukatları tarafından dava dosyasına girmesi sağlanan belgeler ve şirketler arası sözleşmelerden tespit edilerek, 5. duruşmada dinlenilmesi talep edilen ve mahkemece kabul edilen kişilerin dinlenilmesiyle başladı. Taşeron firmalardan Tapas İnşaat’ın sahibi ve Kayı İnşaat firmasının genel müdürü, yangında aynı çadırda abisi Sevdin Özen’i kaybeden Eyüphan Özen tanık olarak dinlenildi.
5. duruşmada ailelerin avukatlarının talebi üzerine, Marmarapark AŞ ile Kayı İnşaat arasındaki sözleşmede denetim ve planlama koordinatörü olarak adları geçtiği halde bugüne kadar hiçbir yerde ifadesine başvurulmamış olan Tarkan Onat ve Erol Eryürek dinlenilmişti. 6. duruşmada yine aynı sözleşmede yetkili olarak adları geçen iki görevlinin Niğde ve Gölbaşı’nda talimatla alınmış olan ifadeleri okundu. Ailelerin avukatları, tanıkların ifadelerinin “doğrudanlık” ve “yüzyüzelik” ilkeleri gereği bizzat davanın görüldüğü Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dinlenilmesi talebinde bulundu.
Kaldem Yapı AŞ avukatının, yangında abisi Sevdin Özen’i kaybeden, kendisi de ayakları yanarak kurtulan tanık işçi Eyüphan Özen’i sorgularken “Bak sen ayakların yanarak kurtulmuşsun, onlar da kurtulabilirlerdi, neden kaçmadılar?” şeklinde sorular yöneltmesi üzerine hayatını kaybeden işçilerin aileleri ve avukatları “işçilerin yanan çadırda kalmayı tercih ettikleri” anlamını taşıyan ve “sorumluluğu işçilere yönelten” soruların sorulduğunu belirterek tepkilerini dile getirdi.
Avukatlar Marmarapark, Dress&Sommer ve Finansbank arasında imzalanan Mali Kontrol Sözleşmesi’nin “işçi sağlığı ve güvenliği açısından büyük önem taşıyan hükümler barındırdığını” işaret etti. Sözleşmede yer alan Marmarapark Gayrimenkul İnşaat ve Geliştirme AŞ tarafından yapılan AVM’nin inşaatında “TC İşçi Sağlığı ve Güvenliği politikalarına ve Uluslararası Sağlık, Güvenlik ve Çevre Politikalarına uygun olup olmadığı izlenecek ve bu konuda şantiye ziyareti gerçekleştirilecektir” hükmüne dayanarak, sözleşmenin teknik danışmanı Bülent Canpolat’ın mahkeme huzurunda dinlenilmesini ve Finansbank AŞ ve Dress&Sommer şirketine müzekkere yazılarak aylık ve üç aylık raporların istenilmesi gerektiğinden mahkemece celbini talep ettiler.
Aynı zamanda sundukları dilekçe ve gerekçeleriyle, 8 ay üst üste yapılan işçi sağlığı ve iş güvenliği toplantılarında “çadırların barınmaya uygun olmadığı, yangın tehlikesi olduğu, yangın tatbikatı yapılması ve yangın tüpü gerektiği, başkaca tahliye kapıları gerektiği” zabıt altına alınmış olmasına rağmen, “kimsenin hiçbir şey yapmadığı, yangının göz göre göre geldiğini” belirttiler. Bu tehlikenin tespit edildiği iş güvenliği kurulu tutanaklarının altında imzaları bulunan Nuri Şener Tığlı (A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı, Kim Müh. Tek. Emniyet Müş.), Dr. Ethem Alan (İşyeri Hekimi), Dr. Eşref Akkuş (İşyeri Hekimi), Osman Akkemik (İşçi Temsilcisi), Vural Aslan (Personel Şefi), Ülker Murat Keleş (Elektrik Sorumlusu), İshak Çam (Desat İSG Sorumlusu), Ayhan Erdoğan (Kayı İnşaat Personel Şefi) adlı kurul üyelerinin dinlenilmesini talep ettiler.
Esenyurt çadır yangınında hayatını kaybeden işçilerin ailelerinin ve avukatlarının duruşma öncesinde adliye önünde yaptığı basın açıklamasının tam metni:
“Basına ve Kamuoyuna
11.03.2012 tarihinde Esenyurt’ta işçilerin barınma amaçlı kullandığı çadırlarda meydana gelen yangında 11 işçi hayatını kaybetti. Esenyurt’ta hayatını kaybedenlerin aileleri olarak, davamızın 6. duruşması için buradayız.
Öncelikle, iş cinayetlerinde hayatını kaybeden kardeşlerimize rahmet, ailelerine başsağlığı ve yaralananlara da acil şifalar diliyoruz.
Hikâye hep aynı… Binlerce işçi bu izbe, havasız, yeterince aydınlatılmayan, hiçbir iş güvenliği önlemi alınmayan işyerlerinde, mevcut tehlikeler ve riskleri konusunda bilgilendirilmeden, gerekli eğitimler yapılmadan, ihtiyaçları olan koruyucu donanımlar kendilerine verilmeden, sigortasız, güvencesiz olarak istihdam edilmektedir.
Böyle olmasın diye mücadelemize devam edeceğiz. Avukatlarımız ve destek veren dostlarımızla her duruşmada, bütün gerçekler raporlarla, tanık ve sanık ifadeleriyle ortada iken, sorumluların layıkıyla yargılanması için burada olmaya devam edeceğiz.
5. duruşmada sözleşmelerde adı geçen şirket yetkililerinin dinlenilmişti. Şantiye müdürünün ise Niğde’de dinlenilmesine karar verilmişti. Nitekim gittik; hâkim huzurunda ifade verirken sorularımızı sorduk. Kâğıt üzerinde şantiye müdürü olduğunu beyan etti. Örnek proje olarak gösterilen, bankalardan uluslararası sermaye kuruluşlarına kadar ortakları olan bir projede, firmalar arasında yetkili-görevli şantiye müdürü, “Bakmayın orada öyle yazdığına...’ diyor... “Peki, yetkililer kim?” sorusuna da “Bilmiyorum...” diye cevap veriyor.
Yine 5. duruşmada, yapı denetim firmasının şirket müdürü ve sahibi ifadelerinde “Yapı Denetim Kanunu’nun iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda tarafıma yükümlülükler getirdiğini bilmiyorum. Ben işletme mezunuyum ve yöneticiyim, iş güvenliği eğitimim yok,” diyerek durumun vahametini gözler önüne sermişti.
Yine 5. duruşmada, Marmarapark AVM AŞ ile Kayı İnşaat arasındaki sözleşmede denetim ve planlama koordinatörü olarak adları geçtiği halde bugüne kadar hiçbir yerde ifadesine başvurulmamış olan Tarık Onat ve Erol Eryürek’in ifadelerinde, “sözleşmede yazılı olarak belirtilen görevlerden haberleri olmadıklarını, iş ve işçi güvenliği tedbirleriyle ilgili bilgileri olmadıklarını” dinledik.
Yine 5. duruşmada, Marmarapark şirketinin TC vatandaşı Genel Müdürü Nuri Şapkacı, ifadesinde “ECE Türkiye firmasında da genel müdür yardımcısı ve mali işler sorumlusu olarak çalıştığını, inşaatın planlanmasından, mekanik elektrik işlerinden başından sonuna, bitirilmesinden Marmarapark’a teslimine kadar Kayı İnşaat sorumludur,” diyerek taşeronlaşmanın işverenin sorumluluğu üzerinden atmanın bir yolu olduğunu ifade etmiş oldu.
Bugün 6. duruşmamızda, Kayı İnşaat yetkililerinden iki genel müdürü ve yaralı tanık Eyüphan Özen’i dinleyeceğiz. Ayrıca yakalama kararı tutuklamaya çevrilen ve halen bulunamayan Mehmet Altun hakkında Emniyet Müdürlüğü tarafından ne tür işlemler yapıldığını öğreneceğiz.
Yine 6. duruşmada, Marmarapark Dress&Sommer ve Finansbank arasında imzalanan ve işçi sağlığı ve güvenliği açısından çok önemli hükümler barındıran Mali Kontrol Sözleşmesi’nde “Marmarapark Gayrimenkul İnşaat ve Geliştirme AŞ tarafından yapılan Marmarapark AVM’nin inşaatında “TC İşçi Sağlığı ve Güvenliği politikalarına ve Uluslararası Sağlık, Güvenlik ve Çevre Politikalarına uygun olup olmadığı izlenecek ve bu konuda şantiye ziyareti gerçekleştirilecektir” denilmektedir. Bu nedenle sözleşmenin teknik danışmanı Bülent Canpolat’ın mahkeme huzurunda dinlenilmesini, Finansbank AŞ ve Dress&Sommer adlı şirkete müzekkere yazılarak aylık ve üç aylık raporların istenilmesi gerektiğinden celbini talep edeceğiz.
Yine 6. duruşmada, İş Güvenliği Kurul Tutanaklarının altında imzaları bulunan Nuri Şener Tığlı (A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı, Kim Müh. Tek. Emniyet Müş.), Dr. Ethem Alan (İşyeri Hekimi), Dr. Eşref Akkuş (İşyeri Hekimi), Osman Akkemik (İşçi Temsilcisi), Vural Aslan (Personel Şefi), Ülker Murat Keleş (Elektrik Sorumlusu), İshak Çam (Desat İSG Sorumlusu), Ayhan Erdoğan (Kayı İnşaat Personel Şefi) adlı kurul üyelerinin dinlenilmesini talep edeceğiz.
Nitekim Esenyurt davasındaki iş müfettişleri raporu da savcılık iddianamesi de teyit etmekte. Canlarımızı kaybetmemizin nedeni, denetim eksikliği, ihmal, kâr hırsı ve işçinin hayatına kıymet vermemek. Cumhuriyet Savcılığı tarafından düzenlenen iddianame ile 13 kişi yargılanmakta. Bizler bütün sorumluların yargılaması ve yargılamanın adil, etkin sürdürülmesi için elimizden geleni yapacağız. Kaybettiğimiz canları geri getiremeyeceğimizi biliyoruz. Gidenlere boyun borcumuz, geride kalan işçilere yükümlülüğümüz görüyoruz adalet mücadelelerimizi sürdürmeyi.
ESENYURT’U UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ…
İş kazası değil, cinayet diyoruz!.. Bütün sorumluların yargılanmasını istiyoruz...
ADALET İSTİYORUZ...
Gösterdiğiniz alaka için teşekkür ediyoruz. Her daim yanımızda olmanızı diliyoruz. Biliyoruz ki sesimiz güçlendikçe duyulur, görülür olacağız. Biliyoruz ki suskunlaşmış vicdanlara, sesimiz güçlendikçe ulaşacağız. Biliyoruz ki adalet isteğimiz sen de yanımızda olduğun ölçüde güçlenecek. Bizler, aileler olarak bir araya gelerek sürdürdüğümüz adalet mücadelesinde, bizlerle dayanışma gösteren bütün kişi ve kurumlara teşekkür ediyoruz. Gözünüz, kulağınız, varlığınız, vicdanınız bizimle olsun. Buradan, iş cinayetlerinde hayatlarını kaybedenlere rahmet, ailelerine, direnç ve sabır diliyoruz.
Her ayın ilk pazar günü saat 13.00’te Taksim Galatasaray meydanında VİCDAN ve ADALET NÖBETİMİZE devam ediyoruz.
28 Nisan’ın diğer dünya ülkelerindeki gibi ülkemizde de “İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenler İçin ANMA ve YAS Günü” ilan edilmesi talebimizi yineliyoruz.
1 Mayıs etkinliklerini düzenleyen kurum ve kuruluşlara sesleniyoruz; artık iş cinayetlerini görün ve gördüğünüzü gösterin kamuoyuna.
Esenyurt Yangınında Adalet Arayan İşçi Aileleri”
Vicdan ve Adalet Nöbeti Basın Bülteni – 19 Nisan 2013
Esenyurt Marmarapark AVM Çadır Yangını Davasında 6. Duruşma Görüldü
İstanbul Esenyurt’ta 11 Mart 2012 tarihinde Marmarapark AVM inşaatında çıkan yangında 11 işçinin hayatını kaybetmesiyle ilgili davanın 6. duruşması bugün Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesinde yangında hayatını kaybeden işçilerin aileleri adliye önünde bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını aileler adına Barış Kıyak’ın kardeşi Damla Kıyak okudu.
6. duruşma, ailelerin avukatları tarafından dava dosyasına girmesi sağlanan belgeler ve şirketler arası sözleşmelerden tespit edilerek, 5. duruşmada dinlenilmesi talep edilen ve mahkemece kabul edilen kişilerin dinlenilmesiyle başladı. Taşeron firmalardan Tapas İnşaat’ın sahibi ve Kayı İnşaat firmasının genel müdürü, yangında aynı çadırda abisi Sevdin Özen’i kaybeden Eyüphan Özen tanık olarak dinlenildi.
5. duruşmada ailelerin avukatlarının talebi üzerine, Marmarapark AŞ ile Kayı İnşaat arasındaki sözleşmede denetim ve planlama koordinatörü olarak adları geçtiği halde bugüne kadar hiçbir yerde ifadesine başvurulmamış olan Tarkan Onat ve Erol Eryürek dinlenilmişti. 6. duruşmada yine aynı sözleşmede yetkili olarak adları geçen iki görevlinin Niğde ve Gölbaşı’nda talimatla alınmış olan ifadeleri okundu. Ailelerin avukatları, tanıkların ifadelerinin “doğrudanlık” ve “yüzyüzelik” ilkeleri gereği bizzat davanın görüldüğü Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dinlenilmesi talebinde bulundu.
Kaldem Yapı AŞ avukatının, yangında abisi Sevdin Özen’i kaybeden, kendisi de ayakları yanarak kurtulan tanık işçi Eyüphan Özen’i sorgularken “Bak sen ayakların yanarak kurtulmuşsun, onlar da kurtulabilirlerdi, neden kaçmadılar?” şeklinde sorular yöneltmesi üzerine hayatını kaybeden işçilerin aileleri ve avukatları “işçilerin yanan çadırda kalmayı tercih ettikleri” anlamını taşıyan ve “sorumluluğu işçilere yönelten” soruların sorulduğunu belirterek tepkilerini dile getirdi.
Avukatlar Marmarapark, Dress&Sommer ve Finansbank arasında imzalanan Mali Kontrol Sözleşmesi’nin “işçi sağlığı ve güvenliği açısından büyük önem taşıyan hükümler barındırdığını” işaret etti. Sözleşmede yer alan Marmarapark Gayrimenkul İnşaat ve Geliştirme AŞ tarafından yapılan AVM’nin inşaatında “TC İşçi Sağlığı ve Güvenliği politikalarına ve Uluslararası Sağlık, Güvenlik ve Çevre Politikalarına uygun olup olmadığı izlenecek ve bu konuda şantiye ziyareti gerçekleştirilecektir” hükmüne dayanarak, sözleşmenin teknik danışmanı Bülent Canpolat’ın mahkeme huzurunda dinlenilmesini ve Finansbank AŞ ve Dress&Sommer şirketine müzekkere yazılarak aylık ve üç aylık raporların istenilmesi gerektiğinden mahkemece celbini talep ettiler.
Aynı zamanda sundukları dilekçe ve gerekçeleriyle, 8 ay üst üste yapılan işçi sağlığı ve iş güvenliği toplantılarında “çadırların barınmaya uygun olmadığı, yangın tehlikesi olduğu, yangın tatbikatı yapılması ve yangın tüpü gerektiği, başkaca tahliye kapıları gerektiği” zabıt altına alınmış olmasına rağmen, “kimsenin hiçbir şey yapmadığı, yangının göz göre göre geldiğini” belirttiler. Bu tehlikenin tespit edildiği iş güvenliği kurulu tutanaklarının altında imzaları bulunan Nuri Şener Tığlı (A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı, Kim Müh. Tek. Emniyet Müş.), Dr. Ethem Alan (İşyeri Hekimi), Dr. Eşref Akkuş (İşyeri Hekimi), Osman Akkemik (İşçi Temsilcisi), Vural Aslan (Personel Şefi), Ülker Murat Keleş (Elektrik Sorumlusu), İshak Çam (Desat İSG Sorumlusu), Ayhan Erdoğan (Kayı İnşaat Personel Şefi) adlı kurul üyelerinin dinlenilmesini talep ettiler.
Esenyurt çadır yangınında hayatını kaybeden işçilerin ailelerinin ve avukatlarının duruşma öncesinde adliye önünde yaptığı basın açıklamasının tam metni:
“Basına ve Kamuoyuna
11.03.2012 tarihinde Esenyurt’ta işçilerin barınma amaçlı kullandığı çadırlarda meydana gelen yangında 11 işçi hayatını kaybetti. Esenyurt’ta hayatını kaybedenlerin aileleri olarak, davamızın 6. duruşması için buradayız.
Öncelikle, iş cinayetlerinde hayatını kaybeden kardeşlerimize rahmet, ailelerine başsağlığı ve yaralananlara da acil şifalar diliyoruz.
Hikâye hep aynı… Binlerce işçi bu izbe, havasız, yeterince aydınlatılmayan, hiçbir iş güvenliği önlemi alınmayan işyerlerinde, mevcut tehlikeler ve riskleri konusunda bilgilendirilmeden, gerekli eğitimler yapılmadan, ihtiyaçları olan koruyucu donanımlar kendilerine verilmeden, sigortasız, güvencesiz olarak istihdam edilmektedir.
Böyle olmasın diye mücadelemize devam edeceğiz. Avukatlarımız ve destek veren dostlarımızla her duruşmada, bütün gerçekler raporlarla, tanık ve sanık ifadeleriyle ortada iken, sorumluların layıkıyla yargılanması için burada olmaya devam edeceğiz.
5. duruşmada sözleşmelerde adı geçen şirket yetkililerinin dinlenilmişti. Şantiye müdürünün ise Niğde’de dinlenilmesine karar verilmişti. Nitekim gittik; hâkim huzurunda ifade verirken sorularımızı sorduk. Kâğıt üzerinde şantiye müdürü olduğunu beyan etti. Örnek proje olarak gösterilen, bankalardan uluslararası sermaye kuruluşlarına kadar ortakları olan bir projede, firmalar arasında yetkili-görevli şantiye müdürü, “Bakmayın orada öyle yazdığına...’ diyor... “Peki, yetkililer kim?” sorusuna da “Bilmiyorum...” diye cevap veriyor.
Yine 5. duruşmada, yapı denetim firmasının şirket müdürü ve sahibi ifadelerinde “Yapı Denetim Kanunu’nun iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda tarafıma yükümlülükler getirdiğini bilmiyorum. Ben işletme mezunuyum ve yöneticiyim, iş güvenliği eğitimim yok,” diyerek durumun vahametini gözler önüne sermişti.
Yine 5. duruşmada, Marmarapark AVM AŞ ile Kayı İnşaat arasındaki sözleşmede denetim ve planlama koordinatörü olarak adları geçtiği halde bugüne kadar hiçbir yerde ifadesine başvurulmamış olan Tarık Onat ve Erol Eryürek’in ifadelerinde, “sözleşmede yazılı olarak belirtilen görevlerden haberleri olmadıklarını, iş ve işçi güvenliği tedbirleriyle ilgili bilgileri olmadıklarını” dinledik.
Yine 5. duruşmada, Marmarapark şirketinin TC vatandaşı Genel Müdürü Nuri Şapkacı, ifadesinde “ECE Türkiye firmasında da genel müdür yardımcısı ve mali işler sorumlusu olarak çalıştığını, inşaatın planlanmasından, mekanik elektrik işlerinden başından sonuna, bitirilmesinden Marmarapark’a teslimine kadar Kayı İnşaat sorumludur,” diyerek taşeronlaşmanın işverenin sorumluluğu üzerinden atmanın bir yolu olduğunu ifade etmiş oldu.
Bugün 6. duruşmamızda, Kayı İnşaat yetkililerinden iki genel müdürü ve yaralı tanık Eyüphan Özen’i dinleyeceğiz. Ayrıca yakalama kararı tutuklamaya çevrilen ve halen bulunamayan Mehmet Altun hakkında Emniyet Müdürlüğü tarafından ne tür işlemler yapıldığını öğreneceğiz.
Yine 6. duruşmada, Marmarapark Dress&Sommer ve Finansbank arasında imzalanan ve işçi sağlığı ve güvenliği açısından çok önemli hükümler barındıran Mali Kontrol Sözleşmesi’nde “Marmarapark Gayrimenkul İnşaat ve Geliştirme AŞ tarafından yapılan Marmarapark AVM’nin inşaatında “TC İşçi Sağlığı ve Güvenliği politikalarına ve Uluslararası Sağlık, Güvenlik ve Çevre Politikalarına uygun olup olmadığı izlenecek ve bu konuda şantiye ziyareti gerçekleştirilecektir” denilmektedir. Bu nedenle sözleşmenin teknik danışmanı Bülent Canpolat’ın mahkeme huzurunda dinlenilmesini, Finansbank AŞ ve Dress&Sommer adlı şirkete müzekkere yazılarak aylık ve üç aylık raporların istenilmesi gerektiğinden celbini talep edeceğiz.
Yine 6. duruşmada, İş Güvenliği Kurul Tutanaklarının altında imzaları bulunan Nuri Şener Tığlı (A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı, Kim Müh. Tek. Emniyet Müş.), Dr. Ethem Alan (İşyeri Hekimi), Dr. Eşref Akkuş (İşyeri Hekimi), Osman Akkemik (İşçi Temsilcisi), Vural Aslan (Personel Şefi), Ülker Murat Keleş (Elektrik Sorumlusu), İshak Çam (Desat İSG Sorumlusu), Ayhan Erdoğan (Kayı İnşaat Personel Şefi) adlı kurul üyelerinin dinlenilmesini talep edeceğiz.
Nitekim Esenyurt davasındaki iş müfettişleri raporu da savcılık iddianamesi de teyit etmekte. Canlarımızı kaybetmemizin nedeni, denetim eksikliği, ihmal, kâr hırsı ve işçinin hayatına kıymet vermemek. Cumhuriyet Savcılığı tarafından düzenlenen iddianame ile 13 kişi yargılanmakta. Bizler bütün sorumluların yargılaması ve yargılamanın adil, etkin sürdürülmesi için elimizden geleni yapacağız. Kaybettiğimiz canları geri getiremeyeceğimizi biliyoruz. Gidenlere boyun borcumuz, geride kalan işçilere yükümlülüğümüz görüyoruz adalet mücadelelerimizi sürdürmeyi.
ESENYURT’U UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ…
İş kazası değil, cinayet diyoruz!.. Bütün sorumluların yargılanmasını istiyoruz...
ADALET İSTİYORUZ...
Gösterdiğiniz alaka için teşekkür ediyoruz. Her daim yanımızda olmanızı diliyoruz. Biliyoruz ki sesimiz güçlendikçe duyulur, görülür olacağız. Biliyoruz ki suskunlaşmış vicdanlara, sesimiz güçlendikçe ulaşacağız. Biliyoruz ki adalet isteğimiz sen de yanımızda olduğun ölçüde güçlenecek. Bizler, aileler olarak bir araya gelerek sürdürdüğümüz adalet mücadelesinde, bizlerle dayanışma gösteren bütün kişi ve kurumlara teşekkür ediyoruz. Gözünüz, kulağınız, varlığınız, vicdanınız bizimle olsun. Buradan, iş cinayetlerinde hayatlarını kaybedenlere rahmet, ailelerine, direnç ve sabır diliyoruz.
Her ayın ilk pazar günü saat 13.00’te Taksim Galatasaray meydanında VİCDAN ve ADALET NÖBETİMİZE devam ediyoruz.
28 Nisan’ın diğer dünya ülkelerindeki gibi ülkemizde de “İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenler İçin ANMA ve YAS Günü” ilan edilmesi talebimizi yineliyoruz.
1 Mayıs etkinliklerini düzenleyen kurum ve kuruluşlara sesleniyoruz; artık iş cinayetlerini görün ve gördüğünüzü gösterin kamuoyuna.
Esenyurt Yangınında Adalet Arayan İşçi Aileleri”
Yorumlar
Yorum Gönder